MUHABBETİN KRALI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
MUHABBETİN KRALI

http://www.yanardag.com.tr


Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Evimizin Tarihçesi

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1Evimizin Tarihçesi Empty Evimizin Tarihçesi 31/8/2006, 13:50

kızılakrep

kızılakrep
Admin
Admin

Tarihin tüm evrelerinde bir çok önemli olaya mekan olan evimiz 6 sel, 5 deprem, 7 yangın ve sizinle beraber 29.373.368 misafir felaketine rağmen ayakta kalabilmeyi başarmıştır.
Gerek Yontma Taş gerek Cilalı Taş Gerekse Fred Çakmaktaş dönemlerinde yapılmış şirin dinazor resimleri evimizin girişini süslemektedir. (Yalnız yarım saattir şirin dinazor motifi diye baktığınız XVI.Hulki döneminden kalma antika aynamızdır.)
Evimiz ilk büyük restorasyon sonucu kartacalılar tarafından herhalde yolgeçen hanı olarak inşa edilmiştir ki bize bu kadar çok misafir gelmektedir. Daha sonra ortasından baharat yolu geçmiş acı tatlı bir çok anı yaşanmıştır.
Evimizin 5. kuşak sahiplerinden Sezar evin tapusunu kaybedince Brütüs’e dönerek “Sende mi Brütüs?” demiştir. Brütüs ise evin imar izninin olmadığını ve aslında sit alanı ilan edildiğini saatlerce anlatmış. Ancak Sezar anlamayınca aralarında çıkan tartışma bıçak düellosuna dönüşmüştür. Halkın sevilen lideri Sezar lehine “Sezar yen! Sezar yen!” tezahüratları arasında Sezar’ın fırlattığı bıçak oradan tesadüfen geçen 7 aylık hamile karısının karnına saplanmış ve Sezar’ın küçük oğlu Matüre pire gibi dışarı fırlamıştır. Bu olaydan sonra bu tip doğumlara “sezaryen” bu şekilde doğan çocuklara ise “Prematüre” denmiştir.
Bir zamanlar medrese olarak da kullanılan evimiz bilime çok değerli isimler kazandırmıştır. Matematiği çok seven Pasaklı Agor’u arkadaşı Zagor ile karıştıran öğretmeni “bundan sonra senin adın Pisagor olsun” demiştir.
Ugandalı İdiamin karısını garsonla bu evde basınca garsonu yemiş ve bu tip mekanların adı “Garsonyer” olarak anılmıştır. Daha sonra İdiamin adını “Yediamin” olarak değiştirmiştir. “Allah kimseye böyle kadın vermesin amin.” Demiştir.
Evimiz bir dönem de adliye sarayı olarak kullanılmış ve ilk isim değiştirme davaları salonumuzda gerçekleşmiştir. Alaettin Keykubat, İzzettin Keykavus, Gıyaseddin Keyhüsrev, Selahattin Eyyubi ve İbni Sina isimlerini değiştirmek için dava açmış ancak Dandanakan savaşında delinen damdan akan yağmur suları sabebiyle Hakimin iki sonraki yüzyıla gün vermesi sonucu davalar düşmüştür.
Aztekler ile Dümtekler arasındaki savaş burada olmuştur. Bunu Gazneliler ile Aygazneliler ve Haçlılar ile kısa saçlılar savaşları izlemiştir.
Girişte bulunan ziyaret defterimize ünlü şahsiyetlerin yazdıkları da evimizin tarihi önemini anlatmaktadır.
• Eviniz çok şirin. Bir salon, iki gaz odası. Adolf Hitler
• Sımsıcak tahta bir ev. Yalnız üzüm ve kibritin yerini bulamadım. Neron
• Evinizde pembe ile mor arası bir renk kullanılsaydı daha iyi olurdu. Eflatun
• Binaenaleyh, girişteki bu postallar beni fevkalade rahatsız etmiştir. Şapkamı verin, gidiyorum. Anonim
• Netekim, bu evin hali ne böyle. Limited
• Bu evdeki hamur işleri çok iyi be abi. Hamurrabi
• Ekmek bulamıyorlarsa bile sakın bu evdeki pastayı yemesinler, öğğügh. Marie Antoinette
• Hadi yürü, marie. Henri Antoinette
Yine de bu kıymetli mekanın barındırdığı gelmiş geçmiş en önemli tarihi kişilikler şimdiki ev sahipleridir. Yüzyıllar boyu ülkeler arası sayısız savaşlara sahne olan bu mekanın gördüğü en acımasız savaş şimdiki sahiplerinin barış ve sevgiyi sürdürmek için verdiği savaştır.Tarih tekerrürden ibaret olmayacak, bu sevgi ve barış tüm dünyaya ibret olcaktır. Evimiz de herkese açıktır.

http://www.bahaneforum.net

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz