Anasayfa
Evim küçük diyorsanız
Küçük bir evde yaşamak, küçük düşünmenizi gerektirmez. Önerilerimizi hayata geçirerek minik yuvanızın daha geniş ve ferah olmasını sağlayabilirsiniz.
Koyu renkler küçük mekanlara karanlık ve kasvetli bir hava verir. Küçük mekanları canlı ve geniş göstermek için; renk seçiminde beyaz, krem ve açık sarıyı tercih edebilirsiniz.
Daha geniş bir hava yaratmak istiyorsanız, duvarlarda bordür gibi detaylardan kaçınarak, ayna gibi objelerden faydalanabilirsiniz.
Alçak tavanlı evinize yüksek tavanlı bir hava vermek ve ferah bir ortam yaratmak istiyorsanız, seçiminizi boyuna çizgili duvar kağıtlarından yana yapmalısınız.
Dekorasyonda açık renk mobilyanın yanı sıra cam ya da akrilik tablalı mobilyaları tercih ederseniz daha ferah bir görünüm elde edebilirsiniz.
Bir çalışma odasına ihtiyacınız varsa, var olan odalarınızdan birini paravan ya da tavana monte edilmiş raylı bir perde ya da kapı sistemiyle ayırın. Böylece kendinize şirin bir çalışma alanı yaratabilirsiniz.
Sandalye tercihinizde fazla yer kaplayan kollu sandalyeler yerine, sade ve minyatür tarzda olabilir. Böylece evinizde açıklıklar artar ve ferah bir alan kazanabilirsiniz.
Odanın yoğun ve kalabalık görünümünü azaltmak için göz hizanızı boş bırakabilirsiniz.
Banyo ve mutfak gibi mekanlarda kullanılacak seramiklerin ölçüsü ne kadar küçük olursa, mekan o kadar büyük görünür.
Büyük sehpalardan vazgeçemiyorsanız, yere yakın olanları tercih ederek görüntüden kazanabilirsiniz.
Salonda ağır bir büfe yerine televizyon, kitaplık ve büfe fonksiyonlarını içeren çok amaçlı sistemleri tercih ederseniz eviniz daha ferah görünebilir.
Masa ve sandalyeleri duvarlara yaslamak yerine, simetrik bir şekilde köşe ve duvarları boş bırakarak yerleştirmek alan kazandırır.
Depolama işleri için dolap yerine dekoratif kutulardan yararlanabilirsiniz.
Büyük dekoratif aksesuarlarınızı sehpa yerine yere yerleştirirseniz, daha geniş alan kazanacağınıza emin olabilirsiniz.
Evin girişindeki karışıklığı azaltmak için askılık yerine, kapalı bir portmanto kullanabilirsiniz.
Kaynak: Feminen Dergisi
Küçük bir evde yaşamak, küçük düşünmenizi gerektirmez. Önerilerimizi hayata geçirerek minik yuvanızın daha geniş ve ferah olmasını sağlayabilirsiniz.
Koyu renkler küçük mekanlara karanlık ve kasvetli bir hava verir. Küçük mekanları canlı ve geniş göstermek için; renk seçiminde beyaz, krem ve açık sarıyı tercih edebilirsiniz.
Daha geniş bir hava yaratmak istiyorsanız, duvarlarda bordür gibi detaylardan kaçınarak, ayna gibi objelerden faydalanabilirsiniz.
Alçak tavanlı evinize yüksek tavanlı bir hava vermek ve ferah bir ortam yaratmak istiyorsanız, seçiminizi boyuna çizgili duvar kağıtlarından yana yapmalısınız.
Dekorasyonda açık renk mobilyanın yanı sıra cam ya da akrilik tablalı mobilyaları tercih ederseniz daha ferah bir görünüm elde edebilirsiniz.
Bir çalışma odasına ihtiyacınız varsa, var olan odalarınızdan birini paravan ya da tavana monte edilmiş raylı bir perde ya da kapı sistemiyle ayırın. Böylece kendinize şirin bir çalışma alanı yaratabilirsiniz.
Sandalye tercihinizde fazla yer kaplayan kollu sandalyeler yerine, sade ve minyatür tarzda olabilir. Böylece evinizde açıklıklar artar ve ferah bir alan kazanabilirsiniz.
Odanın yoğun ve kalabalık görünümünü azaltmak için göz hizanızı boş bırakabilirsiniz.
Banyo ve mutfak gibi mekanlarda kullanılacak seramiklerin ölçüsü ne kadar küçük olursa, mekan o kadar büyük görünür.
Büyük sehpalardan vazgeçemiyorsanız, yere yakın olanları tercih ederek görüntüden kazanabilirsiniz.
Salonda ağır bir büfe yerine televizyon, kitaplık ve büfe fonksiyonlarını içeren çok amaçlı sistemleri tercih ederseniz eviniz daha ferah görünebilir.
Masa ve sandalyeleri duvarlara yaslamak yerine, simetrik bir şekilde köşe ve duvarları boş bırakarak yerleştirmek alan kazandırır.
Depolama işleri için dolap yerine dekoratif kutulardan yararlanabilirsiniz.
Büyük dekoratif aksesuarlarınızı sehpa yerine yere yerleştirirseniz, daha geniş alan kazanacağınıza emin olabilirsiniz.
Evin girişindeki karışıklığı azaltmak için askılık yerine, kapalı bir portmanto kullanabilirsiniz.
Kaynak: Feminen Dergisi
